General

Erken Yaşta Zorla Evliklerin Meşrulaştırılması: Türkiye Örneği, Sare Demirer’in yaptığı bir çalışma.

Milena Rampoldi, ProMosaik. Aşağıda “Erken
Yaşta Zorla Evliklerin Meşrulaştırılması: Türkiye Örneği” başlıklı araştırmanın
yazarı ile röportajı okuyabilirsiniz.  Araştırma makalesinin hedefleri ve Türkiye’deki
zorla evlendirmeye karşı mücadelenin önemi hakkında konuştuk. Çocuk evliliği,
kızlar için gelişimin önündeki en büyük engeldir. Sadece Türkiye’de değil, tüm
dünyada bu olguya karşı çıkmak için stratejiler uygulanmalıdır.

Neden erken yaşta zorla evliliğe dair bu
araştırma?
Bu
çalışmayla, zorla evlendirilen çocuk gelinler konusunun altında yatan kültürel
ve sosyal yönleri,  ulusal yasalara ve
uluslararası anlaşmaların  erken evliliği
yasaklamasına ve reşit olmayan evlilikleri kız çocuğunun gelişmesindeki başlıca
engel olarak görmesine rağmen,Türk kanunlarında yer alan  Medeni Kanun, Ceza Kanunu ve Çocuk Koruma
Kanunundaki “çocuk” terimindeki ortak tanım eksikliğini araştırmak
istedim. Uluslararası evlilik yaşına uygun olmayan asgari evlilik yaşı ile
ilgili halihazırda var olan kanunları da sorguladım. Türkiye’deki sosyal
yapının, ailenin ve dinin erken ve / veya çocuk evliliklerin, erken yaşta zorla
evlilikleri meşrulaştıran başlıca nedenlerden biri olduğunu öne sürdüm.

Çocuk evliliğinin tanımı nedir?
Çocuk evliliği veya erken evlilik, “kız ya da
erkek çocuğunun fiziksel, fizyolojik ve psikolojik olarak sorumlulukları,
evliliği ve doğurganlık konularını göğüslemeye hazır olmadan önce, 18 yaş
altında gerçekleştirilen  herhangi bir
evlilik” olarak tanımlanmaktadır (UNFPA 2006) . Çocuk evliliklerinde,
Evlilik Evrensel Beyannamesinin 16 (2) Maddesi uyarınca eşlerden bir veya her
ikisinin insan hakları ihlali söz konusu olan onsekiz yaşın altında
olmalarıdır.

Bu fenomenin yayılmasının  başlıca nedenleri nelerdir?
Türkiye’de
yoksulluk, sosyal, kültürel ve dini normlar, bekaret değeri ve evlilik dışı
cinsel aktivite ile ilgili korkular gibi bazı faktörler kız çocuklarının erken
evliliğine neden olan başlıca faktörlerdir. Türkiye’nin kırsal, doğu
kesimlerindeki ve bazı kentsel alanlardaki aileler, kızlarının erkek vesayetini
sağlamanın bir yolu olarak görebilirler. Ekonomik açıdan hayatta kalma
stratejisi olarak aileler, kızlarının yeni ailelerinin kendilerini ekonomik
olarak daha iyi koşullar sağlayacağını ve başlık parasını memnuniyetle
karşılamayı ümit edebilirler. Öte yandan, kültürel gelenekler ve dinler de
erken evliliğin zararlı uygulamalarını etkilemektedir. Dini liderler, resmi
olmayan evlilik törenleri düzenleyerek bu olguyu devam ettirmede büyük rol
oynamaktadırlar. Aile içi şiddet görme, aile planlaması, üreme sağlığı, eğitim
olanakları ve toplumsal baskı hakkında bilgi eksikliği çocuk evliliğini
destekler niteliktedir.


Hossein Rezaye, Afganistan

Türkiye’de durum nasıl?
Türkiye’de çocuk evliliğini suçlayan bir yasa
bulunmamakla birlikte, Türk mevzuatı kadınların ve çocukların haklarının  tanımlanmasında ve korunmasında rol
oynamaktadır. Özellikle, tecavüz ve cinsel taciz kanunları ile  bağlantılı olan  kanunlar erken evlilik konusuyla dolaylı
olarak ilgilenmektedir. Türk Medeni Kanunu (2001), evlilikteki erkeklerin
üstünlüğünü kaldırdı ve ailede  kadın ve
erkek eşitliğini tamamen sağladı. Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin
Önlenmesi kanunu Mart 2012’de yürürlüğe girdi. Ancak, erken evliliğin önlenmesi
konusuna değinilmedi.

Erken yaşta zorla evliliğe karşı çıkmak için
en iyi stratejiler nelerdir?
En
temel strateji, kadınları olumsuz etkileyen ve onları bağımsız ve eşit kabul
gören toplumsal cinsiyet temelli cinsiyet ayrımcılığını ortadan kaldırımak
olmalıdır. Geleneksel hukuk sistemlerinde kadınların insan hakları ihlaline
dikkat edilmelidir. Zorla erken evlendirme, çokeşli evlilik ve başlık parası
eylemleri insan hakları ihlali ve devlet yasalarına aykırı olarak
düşünülmelidir. Bunun yanında, kesintisiz eğitim kızların erken evlenmelerini
önleyecektir. STK’lar köydeki dini liderlerle birlikte halk düzeyinde  çalışmalıdır. Sağlık kurumları erken
evlilikleri bildirmeli ve ergenlik çağındaki kız çocuklarını çocuk hamileliği
riskleri konusunda bilgilendirmelidir. Nüfus Müdürlüğü tarafından yerel olarak
kaydedilmeyen gayri resmi evlilikler olduğu için, veriler kadın kuruluşları,
STK’lar ve devlet kurumları, köy muhtarları ve yerel yetkililerle işbirliği
yapılarak toplanmalıdır. 18 yaş tüm ilgili mevzuatta evlilik için asgari yasal
yaş temel alınarak, Çocuk Esirgeme Kanunu, Türk Medeni Kanunu ve Ceza
Kanunundaki çocuk tanımındaki uyuşmazlıklar ortadan kaldırılmalıdır (UNFPA
2012). Ben şahsen, “aşağıdan-yukarıya” gösterilen çabaların, daha
kendileri ve bedenleri hakkında hiçbir şey bilmeden  evlendirilen, mağdur edilmiş  genç kız çocukların sorununu ortadan
kaldıracağına inanıyorum. Her ne kadar görünüşte önemsiz olursa olsun
gösterilen tüm çabalar, genç kızların yaşadığı acıyı ve yaşıtları olan çocuklar
gibi sokaklarda oynamak yerine erkeklerin kollarında buldukları yükü bir
nebzede olsa değiştirecektir.

Bu kitapla hedefleriniz neler?
Açık ve samimi bir şekilde söylemek
gerekirse,  kız çocuğunun ne  anne-babasının hayatını  ne de toplumun ona dayattığı bir hayat yerine
kendi hayatını yaşadığını görmek isterim.
Erken Yaşta Zorla Evliliklerin Meşrulaştırılması:
Türkiye Örneği
Sare Demirer, Milena Rampoldi (Ed)
epubli
ISBN: 9783745098099
120 sayfa
9,90 €