General

Tavşan ile Fare – Leyla Uzunlar

Leyla Uzunlar (6 yaşında, 2014), ProMosaik. Çocuklardan çocuklara kültürlerarası bir hikaye.

Bir varmış bir yokmuş, güzel yeşil bir çayırda yaşayan
bir tavşan varmış. Bu çayırın etrafı kocaman bir orman ile çevriliymiş. Tavşan,
çayırda kitap okuyormuş, kitapları çok seviyormuş. Çevresinde tek okuma bilen
tavşanmış o.  

Tavşan, okumayı çocuklardan öğrenmiş. Çocuklar tavşana,
kitap okumanın ve yeni hikayeler dinlemenin ne kadar güzel olduğunu
anlatmışlardı.

Zamanla diğer tavşanlar da okumayı öğrenmek istediğinden,
Ormanın yanı başındaki çayıra bir tavşan okulu kurmuşlar.

El zaman git zaman tavşan yaşlanmış ve gözleri iyi görmez
olmuş. Bu yüzden kendine bir okuma gözlüğü almıştı.

Tavşan okulunda, tavşan çocuklar okumayı ve hesaplamayı öğreniyorlardı.
Resim yapmayı da öğrenip tavşan öğretmenleri ile bir şeyler yapıp çatıyorlardı.

Günün birinde okula bir fare gelmiş. Tavşanlara bir şey
sormak istiyormuş. Fareler tavşanlardan bir okul kurmak için yardım istemişler.
Farelerde okumayı ve yazmayı öğrenmek istiyorlar ve hatta yeni hikayeler okumak
istiyorlarmış.

Ama tavşan:
„Bizim burada öğrenebilirsin!

Fare okuluna gerek yok“ dedi.

Fare:
„Burası bir tavşan okulu ve ben tavşan değilim. Fareler
için bir okul değil. Ben gri bir fareyim ve senden çok daha ufağım. Sen ise
kocaman, kahverengi bir tavşansın.“
diye cevap verdi.

Tavşan ise:
„Beraberce aynı okulda ders yapabiliriz. Bu okul, tüm
hayvanlar için bir okul.

Hep birlikte aynı okulda ders yapabiliriz. Bu okul, tüm
hayvanların okulu olacak. Tüm hayvanlar burada birlikte okumayı, yazmayı,
boyamayı ve hesaplamayı öğrenebilir. Bu çok güzel olacak.

Her hayvan kendi dünyasını anlatır. Sen bize fare dünyanı,
bizde sana tavşan dünyasını anlatırız. Böylece her hayvan diğer hayvanlardan
bir şeyler öğrenmiş olur. Buna ne dersin“, dedi .

„Evet, harika olur! Hemen fare arkadaşlarımı çağırıyorum!
Kendimize daha küçük okul sıraları alırız. Çünkü tavşanlar bizden daha büyük“,
dedi fare.

Türkçeye çeviren Beyza Ünver